Diz eklemi vücudumuzun en hareketli ve en fazla yük taşıyan eklemidir. Merdiven inip çıkma, oturup kalkma, yürüme, koşma sırasında dizin bükülmesi binen yükü arttırmakta ve sürekli binen yük eklemde harabiyete yol açmaktadır. Yaş ile birlikte eklem kayganlığının azalması, kıkırdak yapımının azalması, kemik yapıdaki bozulmalar da diz eklemlerinde ağrı, hareket kısıtlılığına yol açmaktadır.
Diz ağrıları, erken dönemde kolay bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Dizdeki problem ilerlediğinde ise yük binen, en hareketli eklem olması ve menisküs,bağ gibi dokulardaki bozulmaların da eklenmesiyle tedavi güçleşmekte ve çoğu zaman da cerrahi işlemler ,protez takılmasıyla sonuçlanmaktadır.
Bu sebeple;
Dizlerde çömelme veya ayağa kalkmada sorun var ise,
Dizlerde bazı hareketlerle tutulma, kilitlenme oluyor ise,
Diz ekleminde yürümeyle, merdiven inme ve çıkmayla artan ağrılar varsa,
Dizleri kıvırarak oturmakta sorun yaşanıyorsa,
Zaman zaman dizlerde şişlik oluyorsa,
Bu belirtilerden bir veya daha fazlası var ise; mutlaka uzman hekime başvurulmalıdır.
Kadınlarda, menopoz sonrası kalça bağlarındaki zayıflamalar ve kıkırdak yapısının yumuşamasıyla birlikte diz eklemine binen yük artmakta, dizlerdeki açılanmayla birlikte dizlerin iç kısmına daha fazla yük binmektedir. Bu da eklem yüzlerindeki aşınma, eklemde kıkırdakların yumuşaması ve kemikteki deformasyonların gelişmesiyle sonuçlanmaktadır.
Tedavide hastanın eğitimi çok önemlidir. Kişi öncelikle hastalığı konusunda bilinçlendirilmelidir.
Hasarlanmış eklemin aşırı kullanılmasından sakınılmalıdır. Kilo verilmesi ile aşırı yük taşıyan diz eklemlerinde kireçlenmelere bağlı şikâyetler azalır. Ağrılı dönemlerde istirahat önerilir.
Diz kireçlenmelerinde ilaçlar sadece ağrı kesici olup, kireçlenmeyi tedavi etmemektedir. Sadece dizde ısı artışı ve şişlik olan akut dönemde enflamasyonu baskılamak için kullanılmalıdır.
Diz eklemi kireçlenmelerinde; egzersiz kişiye özgü verilmeli, fazla aktivite ağrının artmasına neden olabilir. Bu nedenle egzersizin dozu iyi ayarlanmalıdır.
Teknolojik gelişmelerin hızlanmasıyla birlikte, eskiden doku ısıtma amaçlı yapılan fizik tedavilerin yerini, doku iyileştirme amaçlı fizik tedaviler almıştır. Diz eklemindeki hem kemik hem yumuşak dokulara yönelik etkili fizik tedavi cihazlarıyla dokulardaki hasarlanmalar erken dönemde tedavi edilebilmektedir.
Diz eklemine binen yükü azaltmak ve mukavemeti arttırmak için kalça ve bacak üst kısmındaki(uyluk) kaslarının güçlendirilmesinde de fizik tedavi cihazları etkin şekilde kullanılmaktadır.
Son yıllarda, doğal tedavi yöntemlerinin etkisinin, kimyasal ilaçlardan daha üstün olduğunun saptanması ile vücudun kendi kendini tamir mekanizmaları da önem kazanmıştır.
Bilimsel araştırmalar sonucunda; kas-iskelet sistemi hastalıklarında PRP yönteminin dokuların tamirine olanak sağladığı tespit edilmiştir.
PRP İngilizce “Platelet Rich Plasma” ifadesinin baş harflerinden türetilmiş olup, trombositten zengin plazma anlamına gelmektedir. Bu yöntemde ilaç hastanın kendi kanından hazırlanmaktadır. Yani doğal bir tedavi yöntemidir.
PRP tedavisi: bir ağrı kesici tedavisi olmayıp, hastalığı tedavi etmeye yönelik bir tedavidir.
PRP nasıl elde edilir?
Hastadan damar yolu ile yaklaşık 7-8 ml kan bu iş için özel olarak hazırlanmış tüplere alınır. Bu tüplerin çok değişik çeşitleri vardır. Önemli olan tüpün içindeki maddelerin, kan hücrelerinin yapısının bozulmamasını ve ayrıştırmanın sağlıklı olmasını temin edebilmesidir. Piyasada ticari amaçla kullanılan etkin olmayan kitler bulunmaktadır.
Alınan kan tüp ile özel santrifüj işleminden geçirilir. Bu işlem yaklaşık 15 dakika sürer. Santrifüj işleminden sonra kanın trombosit dışındaki hücreleri tüpün dibine çöker. Üzerinde trombositten zengin sarı renkli bir plazma sıvısı kalır. Bu üstte kalan sıvının dip kısmında trombositlerin daha da yoğun olduğu yaklaşık 2 cc lik bir bölüm vardır. Özel sistem sayesinde her milimetre küpünde yaklaşık 1-2 milyon trombosit hücresi olan plazma enjeksiyonun uygulanacağı enjektöre çekilir. PRP artık hazırdır ve bu aşamadan sonra bekletilmeden uygun teknikle istenilen bölgeye uygulanır.
PRP tedavisi
Trombosit temelde kanın pıhtılaşmayı sağlayan elemanı olup içerisinde büyüme faktörü (Growth Factor) ve bazı doğal koruyucu maddeler içerir. PRP yöntemi ile trombositten zengin plazma elde edilir ve eklenen ilaçla trombositler aktive edilir. Böylece trombositlerin içerdikleri büyüme faktörlerinin açığa çıkması sağlanır.
Trombositten zenginleştirilmiş plazma sıvısı doğal bir ilaç gibi etki gösterir. Hasarlanmanın olduğu kemik, kıkırdak gibi yapıların hücrelerini uyararak o bölgedeki iyileşmeyi hızlandırırlar. PRP ‘nin özellikle diz kireçlenmelerinde görülen kıkırdak zedelenmeleri ve aşınmaları üzerine iyileştirici etkisi gösterilmiştir.
PRP uygulamalarında; tüpteki kit yani doğal koruyucu maddeler ve büyüme faktörünün kalitesi tedavinin etkinliğinde anahtar noktadır. Piyasada,ticari amaçlı yapılan ,etkin olmayan kitlerin kullanıldığı PRP uygulamalarını duyuyor ve ‘’PRP hastalığımda etkin olmadı’’ diyen hastalar olacak diye endişeleniyoruz. Doğru, güvenilir bir tedavi etkinlikte temeldir.
Diz kireçlenmelerinde, diz eklemi içine 2-4 ml kadar, birer ay arayla üç kez uygulanır.
Enjeksiyonu takiben birkaç hafta içinde iyileşme başlar ve iyileşme süreci, dokudaki harabiyete göre 3 ay _ 12 ay arasında devam eder.
prp-tedavisi-igneler-uygulamasiPRP enjeksiyonları sonrası kortizon enjeksiyonlarında olduğu gibi hızlı bir ağrı azalması olmaz. Kortizon ağrıyı kesmesi için yapılır ve tekrarlanan kortizon enjeksiyonlarınıj kemik ve yumuşak doku yoğunluğunu azalttığı saptanmıştır. PRP uygulamalrında,ağrı yavaş yavaş azalır ve aylar içinde geçer. Kortizon uygulamalarında görülen şikâyetlerin tekrarlaması, PRP tedavisi sonrası gözlenen bir durum değildir.
PRP yavaş yavaş ortaya çıkan ama kalıcı tedavi sağlayabilmektedir
PRP tedavisi, yaş ortalaması yükselen toplum ile birlikte çağımızın en önemli sağlık sorunlarından biri haline gelen diz kireçlenmelerinin tedavisinde geleneksel yöntemlere güçlü bir alternatif olmaktadır.*#aktıp#*#bartın#*#aktıpmerkezi#
Comments