top of page
Yazarın fotoğrafıUzm. Dr. Hülya Gündüz

Dolgu Uygulaması Nedir?


Yaş ilerledikçe yüzdeki kemik, bağ ve yağ dokuları hem hacmini kaybeder, hem de yerçekiminin etkisiyle yer değiştirip yerçekiminin etkin olduğu aşağı yöne doğru kayarlar. Bu dokulardan özellikle kemik ve yağ dokuları hacim kaybederken bağ dokuları ise gevşerler. Estetik dolgu uygulamaları, bu kemik, yağ ve bağ dokusu kayıplarını telafi etmek, destek sağlamak ve bu kayıpların neden olduğu ince ve kalın deri kırışıklıklarının azaltımını sağlamak amacıyla yapılan uygulamalardır.

Yanak bölgesi (zigoma dolgusu), gözaltında çökük bir ifadeye sebep olan gözyaşı oluğu (tear through dolgusu), gözyaşı oluğunun aşağısında devam ederek yanakla birleşen, orta yüz denilen çökme bölgesi (malar=orta yüz dolgusu), çene bölgesi (mental dolgu), çene-boyun hattındaki düşme bölgesi (jawline dolgusu), yanakta çökük görüntü bölgesi (yanak dolgusu) ve şakaklardaki doku azalmalarının bertaraf edilmesi ve kaş kaldırma bölgesi (temporal=şakak dolgusu) ve kaybolan ya da doğuştan az hacimli dudaklarda dudak bölgesi (dudak dolgusu) gibi alanlarda yeniden şekillendirme yapmak için kullanılırlar. Derin akne skarları (değişik şekil, büyüklük ve derinlikte sivilce izleri) ya da derin, çökük yara izi olanlarda cilt altındaki hacim kayıplarını yerine koymak amacıyla estetik dolgu uygulaması yapılır.

Ayrıca alın çizgileri, kaş çatma çizgileri (glabella), kazayağı çizgileri, burun-dudak çizgisi (burun yanlarından dudağa inen oluk=nazolabialoluk=nazolabial line), ağız köşesinden aşağı çeneye inen oluk (marionette line), dudak üstündeki barkot şeklindeki dikey çizgiler(barkot çizgileri), kulak önü çizgileri, boyun çizgileri, dekolte çizgileri, el üstü kırışıklıklarında ince ve derin kırışıklıkları açmak ve görünümlerini azaltmak amaçlı da estetik dolgu uygulaması yapılır.


Dolgu Uygulamalarında Hangi Maddeler Kullanılır? Dolgu Uygulamalarında Kullanılan Maddeler Etkilerini Nasıl Gösterirler?

Dolgu uygulamaları için çok çeşitli maddeler kullanılabilir. Cilt altında kalıcı maddelerle yapılanlar kalıcı dolgu, yarı kalıcı maddelerle yapılanlar yarı kalıcı dolgu ve geçici maddelerle yapılanlar geçici dolgu olarak adlandırılırlar.

Dolgu uygulamalarında işlemin etkinliği kadar güvenilir olması da, hem uygulayıcı hem de uygulanan kişi açısından büyük önem arzetmektedir. Günümüzde geçici dolgular ve yarı kalıcı dolgular, güvenilirlik profillerinin yüksek ve yan etki risklerinin düşük olmasında dolayı, uygulayıcılar ve uygulama yapılan kişiler tarafından daha çok tercih edilmektedirler.

Kalıcı dolgular ise plastik ve sıvı silikon içeren ürünlerdir. Bu dolgularda erime olmaz. Ancak yüksek risk içerdiklerinden kullanılmaları önerilmez.

Yarı kalıcı dolgu olarak en sık ‘’kalsiyum hidroksi apatit’’ kullanılmaktadır.

Geçici dolgu olarak en sık “hyaluronik asit” içeren dolgular ve ‘’kollajen’’ içeren dolgular kullanılmaktadır.

Kişinin kendi yağ dokularından elde edilen ‘’yağ dolgusu=yağ transplantasyonu’’ ve kişinin bağ dokusu hücrelerinden hücre çoğaltma yöntemiyle elde edilen ‘’fibroblast kök hücre transplantasyonu’’ (FİBROCELL) da yine dokuları desteklemek ve doku artırımı yapmak için ciltte yenilenme istenen bölgelerin tümüne uygulanabilmektedir.


Dolgularda Yaygın Olarak Kullanılan Hyaluronik asit ve Kollajen Nedir?

Hyaluronik asit, insan vücudunda cilt altındaki fibroblast denilen bağ dokusu hücreleri arasında yer alan, bağ dokusu hücreleri tarafından üretilen ve bağ dokusu ara boşluklarını doldurarak cilde destek sağlayan proteinlerden birisidir. Hyaluronik asit, cilt yapısı içinde yüksek konsantrasyonlarda bulunur. Cildin pürüzsüz, gergin, parlak ve genç görünmesinden sorumludur.

Kollajen ise yine fibroblast denilen bağ dokusu hücreleri tarafından üretilir. Bağ dokusu ara boşluklarını dolduran bu madde cilt sıkılığını sağlar. Hyaluronik asit uygulamaları ile aynı zamanda kollajenin yapımı desteklenerek kollajen maddesi de artırılmış olur.

Hyaluronik asidin zamanla cilt yapısı içinde azalması, cildin yaşlanmasındaki en önemli etkenlerden birisidir ve cildin solmasına, kırışmasına, ince çizgilerin ortaya çıkmasına neden olur. Dolgu uygulamalarında İKİ TİPTE hyaluronik asit ürünleri kullanılır. Bunlar;

ÇAPRAZ BAĞLI OLMAYAN HYALURONİK ASİT

• Dolgu özelliği olmayan, ancak cilt altına uygulanarak cildin nemlenmesini ve dolgunlaşmasını sağlayan SAF VE ÇAPRAZ BAĞ İÇERMEYEN HYALURONİK ASİT ÜRÜNLERİ (Bu hyaluronik asit maddesine Somon DNA, Büyüme faktörleri, Peptitler, Aminoasitler, Vitaminler, Mineraller, Süksinik asit gibi dokularda oksijen metabolizması üzerine etkili pek çok madde eklenerek ticari olarak piyasaya sunulan, pek çok alternatifi bulunan çok çeşitli preparatlardır.) (Bu uygulamaya çok bilinen ve kliniğimizde de yoğun olarak uyguladığımız GENÇLİK AŞISI, NEM AŞISI, GENÇLİK IŞILTISI, MEZOLİFTİNG, MEZO-V LİFTİNG gibi pek çok farklı isim verilmektedir.)

ÇAPRAZ BAĞLI HYALURONİK ASİT

• Kaz ayakları, dudaklardaki dikey çizgiler gibi ince çizgilere uygulanan İNCE DOLGULAR (Kimyasal olarak az miktarda çapraz bağ içerirler, etki süreleri biraz kısadır, ancak bu anatomik bölgelerde bu formlarının kullanılması güvenlidir.)

• Burun-dudak çizgileri (Nazolabial çizgiler), dudak köşelerinden aşağıya inen Marionette çizgileri, kaşlar arasındaki kaş çatma çizgilerine uygulanan ORTA KALINLIKTA DOLGULAR,

• Dudak şekillendirme için kullanılan DUDAK DOLGULARI,

• Elmacık kemiklerini belirginleştirme, çene ucunu büyütme yüzü ve çeneyi yeniden şekillendirme, el gençleştirme için el dolgulama gibi amaçlarla kemiklerin hemen üzerine uygulanan DERİN VE KALIN DOLGULAR.


Dolgu Uygulaması Hangi Alanlarda Kullanılır?

1. Gözaltlarındaki çöküklüklere (göz altı ışık dolgusu) ve göz kenarlarındaki kaz ayaklarına,

2. Dudaklardaki dikey çizgilere (Sigara çizgileri),

3. Alındaki yatay çizgilere,

4. Orta yüzün çöktüğü ve gözaltındaki çökkünlükle birleştiği bölgelerde orta yüze,

5. Burun-dudak arası oluk ve çizgilere (Nazolabial çizgiler),

6. Dudak köşelerinden aşağıya inen oluk ve çizgilere (Marionette çizgileri),

7. Kaşlar arasındaki kaş çatma çizgilerine (Glabella çizgileri),

8. Kaş kaldırmada şakaklara ve kaş yan kısımlarına,

9. Dudak şekillendirme ve hacimlendirmede,

10. Elmacık kemiklerini belirginleştirmede,

11. Çene konturlarını düzeltmede ve çene ucunu büyütmede,

12. Yanak sarkmalarında yüzü ve çeneyi yeniden şekillendirmede,

14. Derin sivilce ve yara izlerinde, izlerin görünümünü azaltmada izlerin içlerine

kullanılırlar.


Dolgu Uygulaması Nasıl Yapılır? Uygulama Süresi Nedir?

Dolgu uygulamaları muayenehane şartlarında yapılır. Uygulama 15-30 dakika arası sürebilir. Uygulama öncesi hastanın ayrıntılı muayenesi yapılır, dolgu yapılacak alan, kullanılacak ilacın özellikleri ve ne miktarda kullanılacağı ayrıntılı olarak belirlenir. Cilde anestezikli kremler sürülür. Derin dolgularda kemik üstüne ve dudaklarda gerekirse ağız içinden dental iğnelerle lokal anestezi yapılabilir, ancak kullandığımız dolgular lokal anestezi (cildi uyuşturan ilaçlar) maddesi içerdiğinden, iğne ile anestezi gerekmediğini düşünmekteyiz. Bu şekildeki uygulamalarda ağrı çok azdır, sonrasında hafif şişlik ve kızarıklık oluşabilir. Uygulamadan hemen sonra normal hayatınıza dönebilirsiniz.

Dolgu Uygulaması Kaç Seans Uygulanır?

Dolgu uygulamaları genellikle tek seans uygulanır. Hastanın ve doktorun eksik bulduğu noktalarla ilgili oalark 10 gün sonra bir kontrol muayenesi yapılır ve birlikte karar verilerek bir miktar daha rotüş dolgu yapılabilir.


Dolgu Uygulamasının Beklenen Sonuçları Nelerdir? Bu Sonuçlar Ne Kadar Sürede Ortaya Çıkar?

Dolgu uygulaması ile ciltteki ince ve kalın çizgi, oluk, şekil bozukluğu ve sarkma bölgelerinin cilt altı kısımları desteklenir ve bu kısımların bolca su tutması sağlanır. Bu sayede çizgi ve olukların derinliğine bağlı olarak çizgi ve oluk görünümleri uygulama sırasında ya tamamen kaybedilir ya da kabul edilebilir sınırlarda görünümde iyileşme sağlanır. Yani etkiler uygulama sırasında ve uygulamadan hemen sonra gözlemlenebilirler.


Dolgu Uygulamasının Etkisi Ne Kadar Sürer? Tekrarlanan Uygulamalar Yapılabilir Mi?

Geçici dolgular arasında en sık kullanılanılan hyaluronik asit içeren dolgulardır. Kalıcılık süreleri uygulanan alan ve uygulanan dolgunun kalınlığına bağlı olarak değişir. Bu süre 6 ay ile 2 yıl arasında değişir. Dolgular kalınlaştıkça kalıcılık süreleri uzar. İnce dolgular 6-8 ay, orta dolgular 12-18 ay, derin dolguların kalıcılığı 12-24 ay kadar sürebilir. Dudak dolgusu 4-6 ay, gözaltı ışık dolgusu 8-12 ay etki gösterir.

Bu sürelerden sonra kişinin dolgu maddesini vücudundan atma hızına bağlı olarak etkilerini yavaş yavaş yitirirler. Hasta etkinin sonlandığını hissettiğinde ve doktor da tekrar uygulamayı uygun gördüğünde tekrar uygulanabilirler.

Dolgu Uygulamasının Avantajları Nelerdir?

• Dolgu işlemleri basit, kısa ve kontrollü girişimlerdir.

• Muayenehane ortamında gerçekleştirilirler.

• Fazla şişliğe yol açmadıklarından hastaların günlük yaşantılarını aksatmazlar.

• Yapılan işlemin hasta tarafından beğenilmemesi durumunda geçici olmaları bir avantajdır.



Dolgu Uygulamasıyla Birlikte Başka Uygulamalar Yapılabilir Mi?

Özellikle üst yüz bölgesinde botulinum toksini (Botox, Dysport) ile birlikte çapraz bağlı hyaluronik asit dolgu uygulaması yapıldığında kişide alın çizgilerinde, göz çevresindeki kazayaklarında, kaşlar arasındaki derin çizgilerinde ve ağız çevresindeki sigara çizgilerinde belirgin gençleştirme sağlanmış olur. Ayrıca boyunda derin çizgileri olan kişilerde botulinum toksini ile birlikte dolgu uygulaması çok daha iyi sonuçlar verir.

Ayrıca tüm yüz gençleştirmede botulinum toksini (Botox, Dysport) ve mezolift (gençlik aşısı, çapraz bağlı olmayan hyaluronik asit) uygulamasının mezoterapi şeklinde direkt kombinasyonu ,çok belirgin gençleşme, parlama ve canlandırma etkileri sağlar.

Ayrıca dolgu uygulamaları ile kombine edilebilen mezoterapi, mezolift (gençlik aşısı, çapraz bağlı olmayan hyaluronik asit), PRP (plateletten zengin plazma), FİBROCELL gibi uygulamalarla dolguların etkinliği ve ömrü uzatılabilir.


Dolgu Uygulaması Öncesi Kişi Nelere Dikkat Etmelidir?

Daha önce dolgu uygulanmış ise uygulanan dolgunun özelliklerinin tarafımıza bildirilmesi önemli olabilir. Üst üste yapılan farklı markadan dolgular yarardan fazla zarar getirebilirler.

Daha önce kullanılan ilaçlardan kan sulandırıcılar olarak bilinen aspirin, kumadin, heparin gibi ilaçlar doktora bilgi olarak verilmiş olmalıdır. İlaç allerjileri sorgulanmış olmalıdır.

Kontrolsüz şeker hastalığı ve kontrolsüz hipertansiyon hastalığı olmamalıdır. Doktor kontrolünde olanlara ve durumu stabil olanlara bu işlem belli şartlarla yapılabilir. Ciddi kalp hastalığı, kalp kapak hastalığı, kalp ve akciğer yetmezliği gibi durumlarda bu minimal girişimsel cerrahi işlemden kaçınılmalıdır.

Ciddi otoimmün hastalığı (sistemik lupus eritematosus, skleroderma, romatoid artrit, ankilozan spondilit vb ) olanlara ve dolgu yapılacak alanlarda ciddi deri enfeksiyonları hikayesi olanlara bu işlemler yapılmamalıdır. Ayrıca dudak dolgusunda uçuk hikayesi varsa daha da dikkatli olunmalıdır.


Dolgu Uygulaması Sonrası Kişi Nelere Dikkat Etmelidir?

Uygulama yapılan bölgeye 1 hafta süreyle önereceğimiz şekilde ve sürelerde yavaş masajlar önerilir. Bu masajları belli içeriklerde önereceğimiz kremlerle birlikte yapmanın dolgunun iyi yerleşmesini sağladığını bilmelidir. Bu kremlerle uygulama bölgelerinde oluşabilecek kızarıklık, morluk ve şişliklerin hızlıca giderilmesi de sağlanmış olur. Yine 1 hafta süreyle aşırı nemli ortam ve sıcak uygulamalardan (güneşlenme, hamam, sauna, sıcak fön vb), aşırı soğuk uygulama, aşırı ovalama, uygunsuz masaj uygulamaları ve sert temaslardan (sert masaj, sert öpme vb) tabiiki kaçınılmalıdır.


Dolgu Uygulamasının Riskleri Nelerdir?

Hyaluronik asite karşı allerjik reaksiyon çok nadirdir ve hyaluronidaz denen bir madde ile anında eritilebilir. Yabancı cisim reaksiyonuna yol açma, enfeksiyon gibi riskler vardır, ancak diğer maddelere göre riskleri çok daha düşüktür. Bu risk hastanın önceden iyi değerlendirilmesi ve uygulama sırasında antiseptik koşullara iyice dikkat edilmesiyle ortadan kaldırılır. Uzman doktor tarafından uygulanması ve güvenilir markaların kullanılması bu riskleri en aza indirir.

En önemli sorun yanlış ve olduğundan fazla miktardaki maddenin yanlış alanlara uygulanmasıyla oluşan kötü estetik görünümdür. Dolgu uygulamaları diğer cerrahi estetik işlemlerde olduğu gibi doğal olmayan bir görünüme yol açmamalıdır. Bu nedenle hyaluronik asitin kullanımının kolay ve yan etkiler oluşursa geri döndürülebilir olması en başlıca tercih sebebimizdir.

1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page