Günümüzde karaciğer hastalıkları halk sağlığı açısından halen önemini korumaktadır. Ülkemizde viral hepatitler karaciğer sirozunun en sık nedenidir. Kronik hepatitler önemli oranda karaciğer hasarı oluşturmadan çoğunlukla bir belirti vermez. Birçok hasta karaciğer siroz evresinde uzman bir hekime başvurabilmektedir.
Ülkemizde karaciğer sirozunun en sık nedeni hepatit B virüs enfeksiyonudur. Bu hastalarda karaciğer kanser sıklığı artar. Bölgemizde de hepatit B enfeksiyon sıklığı yüksektir. Bunun nedeni toplumca bu enfeksiyonun bulaşma yollarının yeterince iyi bilinmemesidir.
Hepatit B virüsü başlıca; cinsel yolla, kanla ve aileden bulaşmaktadır. Antalya ve çevresinde hepatit B enfenksiyonu başlıca cinsel yolla önemli oranda bulaştığı düşünülmaktedir. Bu nedenle riskli kişiler belli araliklarla muayene edilmeli ve HBV aşı programı uygulanmalıdır.
HEPATİTLER SİNSİ SEYREDER
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) viral hepatitleri “sinsi katiller” olarak tanımlamaktadır. Hepatiti olan hastalar mutlaka 6 ayda bir Gastroenteroloji hekimine başvurmalıdır. Karaciğer kendini yenileyen bir organdır. Önemli olan karaciğer hasarını ortadan kaldırmak veya durdurmaktır.
Hepatit B enfeksiyonundan temel korunma, aşılama ile virüse karşı bağışıklık sağlamadır. Ülkemizde aşılama programına yeni geçildiği için hepatit B enfeksiyon güncelliğini hala korumaktadır. Orta ve ileri yaş grublarında hepatit B prevalansı yüksektir. Doğurganlık çağındaki kadınlarda hepatit B enfeksiyon varlığında çocuğa bulaşma artmaktadır. Bu anneden geçişi engellemek için gerekli standart önlemler alınmalıdır.
Hastane polikliniklerine başvuran ve karaciğer fonksiyon testlerinde yükseklik saptanan hastalarda hepatitler ilk düşünülmesi gereken nedenlerdir. Fakat her karaciğer fonksiyon testlerinde bozukluk da viral hepatit değildir. Bu tip hastalar vakit kaybetmeden Gastroenteroloji hekimine başvurmalıdır. Mevcut hastaların erken tanısı ve etkene yönelik tedavi planlanmalı, tanı alan hastalar da karaciğer hekimlerince düzenli olarak takip edilmelidir.
Comments