top of page

KEMOTERAPİ HAKKINDA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR !



Kanser tedavilerinden kemoterapi hakkında etraftan duyulan, internet ve sosyal medya üzerinde dolaşan veya televizyon kanallarında çıkan birçok bilgi arasında hangisi doğru hangisi yanlış ayırt etmek kanserli hastalar ve yakınları için bir hayli zor. Maalesef bu bilgilerin çoğu yanlış. -Hastanede çok fazla vakit geçirmem gerekecek ve bu hayatımı çok zorlaştıracak. Kemoterapi ilaçları, hastanın durumuna ve ihtiyaçlarına bağlı olarak günümüzde birçok farklı yolla uygulanmaktadır. Çoğu kemo iğne veya kateter ile intravenöz (toplardamardan) verilir. Bazen kemo ilaçları çok basit bir şekilde evde alabileceğiniz hap veya sıvı formda verilebilir. -Doktorum kemoterapiye başlamam gerektiğini söyledi, muhtemelen son dönemlerimi yaşıyorum. Otuz yıl önce, bir kemoterapi seansı almak genelde sağlık durumunuzun çok kötü olduğu anlamına geliyordu. Bugün aynı şekilde değil, çünkü kemoterapi sıklıkla adjuvan (koruyucu) tedavi olarak kullanılmakta; yani ameliyat ve / veya radyasyon terapisi gibi birincil tedaviden sonra, kanserin geri gelmesini önlemek için verilir. -Uzun süre hasta olacağım ve mide bulantım olacak. Bulantı ve kusma sık görülen yan etkilerdir, ancak yine de herkes aynı şikayeti yaşamaz. Yaşadığınız bir mide bulantısı, kusma veya ağrı hakkında doktorlarınızla konuşun. Bu şikayetlerinizi göz önünde bulundurarak rejimlerinizi ayarlayabilir ve bu şikayetleri hafifletebilirler. -Sadece bir tür kemoterapi vardır ve her türlü kanseri tedavi edebilir. Birçok kişi, her kanser türünün aynı kemoterapi ilacı ile tedavi edilebileceğini sanıyor fakat durum böyle değil. Farklı ilaç türleri; farklı kanser türlerini hedefler ve değişik şekillerde çalışırlar. Bu hedeflerden bazıları; kanser hücrelerini yok etmek, tümörleri küçültmek ve kansere bağlı şikayetleri hafifletmektir. Bu ilaçlar, diğer tedavilerden önce, sonra veya diğer tedavilerle birlikte verilebilir. -Eğer hiç yan etki yaşamıyorsam, kemoterapi muhtemelen işe yaramıyordur. Kanser tedavileri bazıları için oldukça zor olabildiği için hastalar acı çekmeden iyileşemeyeceklerini düşünebilirler. Aynı tedaviyi alan bazı hastalarda neden yan etkilerin az yaşandığı tam olarak bilinmemektedir. Yan etki yaşamamanız, tedavinizin işe yaramadığı anlamına gelmez. -Saçlarımın hepsi dökülecek. Tüm kemo ilaçları saç dökülmesine neden olmaz. Ancak saç kaybı yaşayan hastalar için, kemoterapi tamamlandıktan yaklaşık 3 ay sonra saçlar büyük oranda geri kazanılmış olur. Bazı durumlarda, yeniden uzama tedavi bitmeden önce bile başlar. -Kanser oluşum bir kader, kimse bunu değiştiremez. Bu bir inançtır, ancak tıbbi kanser tedavisi görmek hayatınızı kurtaracak en önemli şey olabilir. Uygulanan tedavi yöntemleri hastalığın gidişatını değiştirebilir, yaşamı kurtarabilir veya ömrü uzatabilir. Kemoterapi tedavisi kanserle baş etmekten çok daha kötü hissettirecek. Tedavi edilmeyen kanserle kemoterapinin artıları ve eksileri karşılaştırıldığında kesinlikle kemoterapi desteklenmelidir. Kemoterapinin denendiği birçok çalışmada, genellikle hayatta kalma süresinin uzaması veya hastalığa bağlı şikayetlerin azalması ve yaşam kalitesinin artması görülür. -Kemoterapi hayatı tehdit eden ciddi bir enfeksiyona neden olabilir. Ciddi enfeksiyonlar kemoterapi alan hastalarda artık yaygın değildir, çünkü günümüzde kemoterapi tedavileri çok daha kontrollü bir şekilde uygulanmakta ve eğer lökopeni oluşması öngörülüyorsa koruyucu iğneler uygulanabilmektedir. Kemoterapiden sonra çocuk sahibi olamayacağım. Kemoterapi gören kişilerde çocuk sahibi olmayla ilgili endişelerin olması çok normaldir. Bu konuyla başa çıkmanın yolları vardır. Örneğin, kadınlar yumurtalarını ve erkekler daha sonraki kullanım için spermlerini doktorların uygun gördüğü şekilde saklayabilir. Tedaviden sonra çocuk sahibi olmak sizin için önemliyse, kemoterapiye başlamadan önce üremek için seçenekleriniz hakkında bir uzmanla görüşebilirsiniz. Eğer pozitif tutumumu ve normal rutinimi devam ettirirsem, iyi hissedeceğim. Olumlu bir tutumda olmak önemlidir, ancak fiziksel yan etki yaşamanızı saylayan faktörler, genetik yapınız ve vücudunuzun ilaçları nasıl işlediğine bağlıdır. Bunun için düşünce gücünün pek etkisi olamayabiliyor. İleride, tedavilerin kişiye özel olmasıyla daha az şikayetle, daha başarılı tedaviler yapılabileceği öngörülüyor.

2 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Σχόλια


bottom of page