Cilt kanserinden sonra, kadınlarda en yaygın olarak görülen kanser tipi meme kanseri olmaktadır. Erkeklerde de kadınlara göre çok daha nadir olarak görülebilir. Meme kanserlerinin %1’i erkeklerde görülmektedir. Ancak erkeklerde daha agresif seyreder.
Her 8 kadından 1’i ve erkeklerde ise 1000 erkekten 1’i yaşamı boyunca meme kanserine yakalanmaktadır.
MEME KANSERİ SIKLIĞI
Yazı Başlıkları
Meme Kanseri Sıklığı
Meme kanseri belirti ve semptomları:
Meme Kanseri Etkenleri
Meme kanserinde risk faktörleri şunlardır :
Meme Kanserinden Koruyucu Faktörler :
Meme Kanserinde Tedavi Yöntemleri :
Cerrahi yöntemler
Meme Kanseri Ameliyatı Sonrası Rekonstrüksiyon
Radyoterapi
Meme RT’si Sonrası Yan Etkiler
Meme Kanserinde Kullanılan Sistemik Tedaviler
Kemoterapi
Hormon Tedavisi
Tamoksifen:
Aromataz İnhibitörleri:
Over Ablasyonu (Baskılanması)
Meme Kanserinde Hedefe Yönelik Tedaviler
Meme Kanserinde İmmunoterapi
Meme kanserinde tanı ve tedavisindeki ilerlemeler sonucunda sağ kalım oranları artmıştır. Meme kanserine bağlı ölümler, erken teşhis, tedavideki gelişmeler gibi faktörler nedeniyle giderek azalmaktadır.
Dünyada 2018 yılında yaklaşık 2,1 milyon yeni meme kanseri hastası ve 630.000 meme kanseri nedeniyle ölüm gerçekleşti. Türkiye’deki kadınlarda, 100.000’de 22 oranında görülmektedir. (TÜİK 2007) ABD’de 2019 yılı için 268.600 yeni meme kanseri vakası ve 41.760 meme kanserine bağlı ölüm beklenmektedir. (American Kancer Derneği, 2019)
MEME KANSERİ BELİRTİ VE SEMPTOMLARI:
Genellikle memede veya koltukaltında ele gelen kitle
Memenin büyüklüğü, şekli veya görünümünde değişiklik, asimetri olması
Meme cildinde veya başında çukurlaşma
Tek taraflı seröz (şeffaf) akıntı olması
Meme ucunu (areola) veya göğüs derisini saran ciltte soyulma, pullanma, kabuklanma
Meme cildinde kızarıklık veya yara oluşması
Meme cildinde ödem ve portakal kabuğu manzarası oluşması
MEME KANSERİ ETKENLERİ
Meme kanseri en sık süt üreten kanallardaki hücreler (invaziv duktal karsinom) ile başlar. Ayrıca, lobüller (invaziv lobüler karsinom) olarak adlandırılan glandüler dokuda veya memedeki diğer hücrelerde veya dokuda da başlayabilir. % 5-10’unun bir ailesel kaynaklı gen mutasyonlarına bağlı gelişmektedir. En çok bilinenleri BRCA1 ve BRCA2 olup, bunların ikisi de hem meme hem de yumurtalık (over) kanseri riskini önemli ölçüde arttırmaktadır.
MEME KANSERİNDE RİSK FAKTÖRLERİ ŞUNLARDIR :
Kadın olmak. Kadınlar, erkeklerin meme kanseri olma ihtimalinden çok daha fazladır.
Yaş. Meme kanserinde riskiniz yaşlandıkça artar. En sık 50 yaş üstü bayanlarda görülür.
Geçirilmiş meme biyopsisi. Kişisel bir meme rahatsızlığı öyküsü. (Hiperplaziler ya da in situ lobüler karsinom) meme kanseri riskiniz artar.
Kişisel meme kanseri öyküsü. Bir göğüste meme kanseri varsa, diğer göğüste kanser gelişme riski artar.
Ailede meme kanseri öyküsü. Annenize, kız kardeşinize veya kızınıza meme kanseri teşhisi konulursa, özellikle küçük yaşta, meme kanseri riskiniz artar. Yine de, meme kanseri teşhisi konan kişilerin çoğunun ailede hastalık öyküsü yoktur.
Miras alınan kanser riskini artıran genler. Meme kanseri riskini artıran belirli gen mutasyonları ebeveynlerden çocuklara geçebilir. En iyi bilinen gen mutasyonları, BRCA1 ve BRCA2’dir.
Radyasyona maruz kalma. Göğsünüze bir çocuk veya genç yetişkin olarak radyasyon tedavisi uygulandıysanız, meme kanseri riskiniz artar.
Aşırı kilolu olmak meme kanseri riskini arttırır.
Beslenme şekli ve çevresel faktörler. Yağdan zengin diyet riski arttırır.
İlk adet yaşı. 12 yaşından önce adetlerin başlaması meme kanseri riskini arttırır.
Menopoza daha ileri bir yaşta başlanması.
İlk çocuğunuzun daha büyük yaşta olması. İlk çocuklarını 30 yaşından sonra doğuran kadınların meme kanseri riski artabilir.
Hiç doğum yapmamak. Hiç hamile kalmamış kadınlar, bir veya daha fazla hamileliği olan kadınlardan daha fazla meme kanseri riski taşır.
Menopoz sonrası hormon tedavisi kullanmak. Menopozun belirti ve semptomlarını tedavi etmek için hormon tedavisi ilaçları kullanan kadınların meme kanseri riski artar. Kadınlar bu ilaçları almayı bıraktıklarında meme kanseri riski azalır.
Alkol içmek. Günde 1 kadehten fazla alkol içmek meme kanseri riskini %35 arttırır.
Uzun süreli yoğun sigara içmek de riski arttırır.
MEME KANSERİNDEN KORUYUCU FAKTÖRLER :
Birden fazla hamilelik ve genç yaşta hamile kalan kadınlarda, meme kanseri riski azalır.
Uzun süreli emzirmek riski azaltmaktadır
İlk doğumunu 25 yaşından önce yapmak
Doğum kontrol hapları kullanmamak
Menopozda hormon tedavisi yapmamak veya çok düşük dozda tutmak
Düzenli egzersiz yapmak ve kilo almaktan kaçınmak
Diyetteki yağ oranını azaltmak
Akdeniz diyeti, (çoğunlukla meyve ve sebzeler, kepekli tahıllar, baklagiller) ile beslenmek.
Radyasyona ve çevre kirliliğine maruz kalmaktan kaçının. Gereksiz tomografi ve radyasyon içeren tetkiklerden kaçınmak.
Alkol alımını sınırlamak ya da kesmek.
Yüksek riskli kadınlarda koruyucu girişimler yapılabilir. (Koruyucu mastektomi)
MEME KANSERİNDE TEDAVİ YÖNTEMLERİ :
Lokal Tedaviler: Cerrahi ve Radyoterapi gibi sadece meme bölgesi ve lenfatik alanları içeren tedavilerdir.
Sistemik Tedaviler: Kemoterapi, Hormonoterapi, İmmunoterapi ve Hedefe Yönelik Tedaviler
Tamamlayıcı ve Destek Tedaviler: Fitoterapi, Ozonterapi, Akupunktur, Beslenmenin Düzenlenmesi, Egzersiz, Müzik Terapi, Yoga.
CERRAHİ YÖNTEMLER
Meme kanserinde başlıca cerrahi yöntemler; memedeki malign kitlenin etrafındaki bir miktar emniyet marjıyla çıkarıldığı ama memenin tam olarak alınmadığı meme koruyucu teknikler ya da memenin tamamının alındığı mastektomi denilen cerrahi yöntemlerdir.
Bu cerrahi girişimler yapılırken koltukaltı(aksilla) da değerlendirilir ve eğer bu bölgede lenf bezi metastazı varsa aksiller diseksiyon ile buradaki lenf bezleri de çıkarılır. Ancak cerrahi öncesinde lenf nodülü saptanmazsa ameliyat sırasında tümör çevresindeki dokuya mavi boya verilerek en yakındaki tutulum olan lenf nodu/nodları bulunur ve çıkarılarak değerlendirilir. Eğer bunlarda tutulum yoksa aksiller diseksiyon yapılmaz.
MEME KANSERİ AMELİYATI SONRASI REKONSTRÜKSİYON
Ameliyat sonrasında yapılan patolojik inceleme sonucu ile birlikte hormon reseptörleri ve hedefe yönelik tedavi için gerekli parametreler de değerlendirilir ve tam olarak evreleme tamamlanır. Bunun sonucunda hasta ileri tedavi yöntemleri için tedavi ve takip protokolüne alınır. Bazı hastalarda kemoterapi ve radyoterapi tamamlandıktan sonra rekonstrüksiyon ameliyatları(flep uygulamaları) ve silikon uygulamaları yapılabilir.
RADYOTERAPİ
İnvaziv karsinom saptanan ve meme koruyucu cerrahi girişim uygulanan hastaların hepsine kalan meme dokusu ve göğüs duvarını içeren radyoterapi yapılır. Eğer lenf bezlerinde tutulum varsa bu hastaların lenfatik alanları da radyoterapi sahasına dahil edilir.
Mastektomi yapılan (tüm göğsü alınan) hastalarda ise patolojik değerlendirme sonucuna göre genel olarak büyük tümör veya lenf bezi metastazları varsa radyoterapi yapılır. Radyoterapi genel olarak kemoterapi tedavisinden sonra uygulanmaktadır. Ancak ameliyattan itibaren ilk 6 aylık süre radyoterapi uygulanması için önemlidir.
MEME RT’Sİ SONRASI YAN ETKİLER
Radyoterapi, yorgunluk, memede kalınlaşma (ödem), kızarıklık ve/veya meme cildinde renk değişikliği veya hiperpigmentasyon olabilir. Ayrıca radyoterapi ciltte ağrı, yanma gibi bazen de kabarma, soyulma gibi yan etkilere neden olabilir.
Doktorunuz tarafından bu yan etkilerin bazılarını tedavi etmek için topikal ilaçlar önerilebilir. Son yıllarda gelişen radyoterapi teknileri ile yoğunluk ayarlı radyoterapi ya da konformal radyoterapi gibi teknikler kullanılması ile bu yan etkilerde ciddi azalma vardır.
Radyoterapi genel olarak 5-6 hafta kadar hafta içi her gün şeklinde uygulanır.
MEME KANSERİNDE KULLANILAN SİSTEMİK TEDAVİLER
Sistemik tedavi yöntemleri şunlardır. Sistemik tedaviler ayrıca oral ya da deri altına (subkutan) olarak uygulanabilir.
Kemoterapi
Hormonoterapi
Hedefe Yönelik Tedaviler
İmmunoterapi
Comentarios