top of page

Vajinismus


Vajinismus terimini ilk kullanan Amerikalı jinekolog J.Fatman SIMS ‘dir. 1862’de Londra Obstetri Topluluğuna yaptığı konuşmada SIMS; “Kişisel araştırmalarıma dayanarak evlilik ilişkisinde her iki tarafta bu kadar büyük bir mutsuzluk yaratan bir hastalık bilmediğimi söyleyebilirim ve bu kadar kolay, güvenilir ve kesin şekilde tedavi edilebilen başka bir ciddi hastalık olmadığını da eklemekte mutluyum” demiş ve vajinimusu ilk tanımlayan kişi olmuştur.


Vajinismus, vajinaya giriş teşebbüslerinin yarattığı stres ile ortaya çıkan, cinsel birleşmeye izin vermeyen ya da cinsel birleşmenin kısmen de olsa ağrılı biçimde sağlanabildiği, vajina girişinin 1/3 dış bölümünde, vajina çeperini saran kaslarda ısrarlı istemsiz yineleyici spastik kasılmaların olduğu bir cinsel bozukluktur.


Evlilik kurumunun cinsel birleşme ile tamamlandığı şeklindeki yaygın inanç göz önüne alındığında, vajinismus, cinsel birleşmenin gerçekleşememesi anlamında ‘tamamlanmamış evlilik’ vakalarının en sık nedenidir. Vajina etrafındaki kaslarda sürekli, tekrarlayıcı ve istemsiz olarak devam eden bu kasılmalar, kişisel bir sıkıntının yanında cinsel eşle olan kişilerarası ilişkide de önemli sorunlara yol açabilir. Kadının hem kendi kadınlığında eksiklik olduğunu düşünmesine hem de eşine karşı suçluluk hissetmesine neden olur. Erkekte eşine karşı öfke, istenmeme ve reddedilme olarak algıladığı için kırgınlık, ereksiyon güçlüğü bazen bekaret konusunda şüphe yaratabilir. Bazen adli olaylara, boşanmaya veya tecavüz girişimi yada fiziksel şiddet davranışlarına neden olur. Birçok çift bir süre sonra cinsel birleşmeyi denemekten vazgeçer. Bu; çiftin ilişkisi açısından daha olumlu bir durumdur. Çünkü tekrarlanan denemeler ve her seferinde yaşanan hayal kırıklığı, çiftin cinsellikten uzaklaşmasına ve kavgalara yol açar.

Türkiye’de her 10 kadından biri vajinismus sorunu yaşamakta ve tedavi amacıyla cinsel terapi kliniklerine başvurmaktadır. Tedavi arayışı olmaksızın kısmi yada durumsal vajinismus yaşayan kadınların sayısı ise bilinmemektedir. Çünkü kadınların yardım isteme davranışını ortadan kaldıran ayıp, yasak, günah, utanç verici ve durumun mahremiyetine ilişkin düşünceler oldukça yaygındır.

Vajinismus genellikle cinsel yaşamın başlangıcında, ilk cinsel birleşme denendiği andan itibaren ortaya çıkar ve altında yatan en önemli neden korkudur. Çok daha seyrek olarak jinekolojik bir ameliyat veya travma sonrası gelişir. Bazen de kişilerin partneriyle olan diğer problemleri nedeniyle istemli olarak ağrı, yanma, acı ve kanama olacağından korkarak cinsel birleşme esnasında kendini kasar ve cinsel ilişkiye müsaade etmez. Tampon yada spekulum gibi belirli giriş tiplerine izin verirler, ancak sadece ilişkinin başlaması durumunda paniklerler.


Vajinismik yanıt geliştiren kadınların iç ve dış genital organları anatomik olarak genelde normaldir. Bu kadınların ya da çiftlerin çoğunun cinsel davranışları son derece kısıtlıdır.


Normal cinsel tepkinin gelişmesine engel olan, cinsel sorunların ve vajinismusun gelişmesinde, ortaya çıkmasında, devam etmesinde rolü olan klinik pratikte kolay saptanabilen birçok faktör vardır. Bunlar arasında cinsellikle ilgili bilgi eksikliği, yanlış cinsel inançlar ve davranışlar, cinsellikten ne bekleyeceğini ve ya cinsellik sırasında ne yapacağını bilememe, abartılı ya da olumsuz beklentilerin olması, ağrı duymaktan korkma, hamile kalmaktan korkma ve yakın ilişki geliştirememe gibi etmenler sayılabilir. Ayrıca öncelikle eşle kişilerarası ilişkilerdeki olumsuzluklar da cinsel ortamın oluşmasına engel teşkil ederek vajinismusun gelişmesine neden olabilir.

Bu sorunu yaşayan kadınların çoğu, genital bölgelerinin çirkin ve rahatsızlık verici bir görüntüsü olduğunu düşünür. Bu nedenle çıplak olarak kendilerini görmeye tahammül edemezler. Hamile kalma ve çocuk doğurma konusunda fobiktirler. Cinsel organlarının çok küçük, anormal yada kızlık zarının kalın ve yırtılması güç fiziksel bir engel olduğu şeklinde olumsuz gerçekdışı inançları vardır. Düşünce sistemlerinde kızlık zarının yırtılması sonucunda ölüme kadar götürebilecek abartılı felaket beklentileri vardır. Cinsellik, çıplaklık, cinsel işlevler, cinsel organlar, fiziksel yakınlık geliştirme, dokunma, cinsel birleşmeye yönelik korkular, endişeler, olumsuz düşünceler ve kaçınmalar olabilir. Yanlış bilgilerin yanı sıra, cinsellikteki abartılı beklentiler de önemli sorunlar olarak karşımıza çıkar. Bazı kültürlerde, özellikle de ülkemizde vajinal spazmın sadece cinsel birleşmeden önce değil, cinsel birleşme sırasında olabileceği böylece kadının vücudunda penisin kıskıvrak yakalanacağı biçiminde yaygın bir inanış vardır. Bu durum insan cinselliğinde olağan bir şey değildir. Yanlış cinsel bilgiler, öyküler ve inançlar ilk cinsel birleşme denemesinin ağrılı olmasına neden olur. Bu yüzden sonraki birleşme girişimlerinde acı ve korku beklentileri olur.

Ülkemizde cinsel eğitim ve cinsel bilgi eksikliği (cinsel anatomi, fizyoloji ve cinsel yanıt dongüsü), yanlış cinsel bilgiler – inançlar, cinselliğe olumsuz bakış, cinsel ilişki ve birleşme ile ilgili bilgi ve beceri eksikliği vajinismusun ortaya çıkmasında ve devam etmesinde önemli bir etkendir. Cinsel terapi uygulamalarında hastaların büyük bir kısmının cinsel bilgilenme kaynağının sadece ergenlik döneminde anlatılan fıkralar ya da yapılan şakalar olduğu söylenebilir.


Sonuç olarak; vajinismik tepkinin açık ve direkt tek bir sebebi yoktur. Vajinismus, herhangi bir vajinal giriş teşebbüsü ya da düşüncesinin olması halinde ortaya çıkar. Cinsel birleşme girişimleriyle ilişkilendirilen ağrı ve korkular devam ettiği sürece sayılan sebeplerin birkaçı bir arada vajinismus gelişmesinde etken olarak sayılabilir. Bütün vajinismus kadınları da diğer kadınlar kadar nevrotiktir ama hiçbir zaman onlardan fazla değil. Vajinismus kadınlarının evlilikleri de diğer kadınların evlilikleri gibi çok berbat bir durumda ya da mükemmel denebilecek seviyede benzer farklılıklar gösterbilir.


Nadiren de olsa pelvik organlardaki ilişkiyi ağrılı hale getiren geçmişteki yada halihazırdaki herhangi bir fiziksel patoloji , vajinismik yanıtın nedeni olabilir. Kalın esnek olmayan kızlık zarı, endometriozis, pelvik inflamatuar hastalıklar, vajinal atrofi, tümörler, doğumsal anormallikler gibi fiziksel durumlar direkt vajinal girişle ilgili olmasa da cinsel ilişki sırasında ağrıya sebep olabilir. Vajinismus tedavisinde; jinekolojik bir muayene sırasında kolaylıkla tesbit edilebilen bu gibi fiziksel durumların tedavi edilmesi önceliklidir.

Vajinismus tedavisinde her bir kadının hikayesi dikkatle dinlenir ve kadına hastalık, hastalığın doğal gidişatı ve olası tedaviler veya başa çıkma yolları hakkında ayrıntılı bilgi verilir. Tedavi yaklaşımı ve teknikler hastaya ya da çifte göre kişiselleştirilir.


0 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


bottom of page